Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Jin. Op. Dr. Erol Bayraktar, aynı üniversitede uzmanlık eğitimi almış. Devletin çeşitli kademelerinde yaptığı çalışmalarının yanı sıra, cinsel terapi eğitimleri de alan Bayraktar “Toplum sağlığı ve toplumun ruh sağlığı çok önemli. Bıçakla yapılacak olanlar yapılıyor, hastalıklı olan kısımlar çıkarılıp atılıyor. Bu bağlamda sağlıklı nesiller yetiştirmek için öncellikle cinsellik okullarda ders olarak okutularak, kişilere bu konu hakkında eğitim verilmeli. Çünkü cinsellik bir ruhsal gelişim evresidir” diyor. Bayraktar, günümüz Türkiye’sinde hala bir tabu olan kadının cinsel yaşamdaki yerini ve sorunlarını Ekonometri Dergisi’ne anlattı.
Türk kadınının cinsel sağlık konusunda bilmesi gerekenler nelerdir?
Öncelikle şunu söyleyeyim toplumumuzda artık cinsellik, özellikle de cinsel işlev bozuklukları, bir yara haline geldi. Çünkü geçmişte kızlarımız ve erkeklerimiz evlendiklerinde onlara rehberlik edecek yengeler ve sağdıçlar olurdu. Günümüzde bunlar olmadığı için kişiler cinsel bilgilere internet üzerinden ulaşmaya çalışıyorlar. Fakat internet üzerinden sağlanan bilgilerin, bizim yengelerimizin ve sağdıçlarımızın bize anlattığı kadar etkili ve değerli olmadığını düşünüyorum. Bu nedenle de cinsel işlev bozuklukları toplumumuzda hızla artmakta, cinsellik ise bilinç dışında hep kötü olarak kodlanmakta. Anne babanın temel görevi çocuğunu yetişkinliğe, cinselliğe, kadınlığa ve anneliğe iyi hazırlamaktır. Problem, zaten hazırlayamamaktan kaynaklanmada. Elbette anne baba çocuğunu korumaya çalışıyor ama bu koruyuculuk çocuğa özgüven kazanımı için fırsat vermiyor. Misal; “eteğini ört” diyor, kişi de bunu yapıyor. Ancak bilinç dışına “eteğini örterken bütün bedenini ruhsal yapını da dışarıya kapat !” sinyalini veriyor. Kendi mahremlerini büyük bir gizlilikle korumayı öğrenen bu kadınlar hiç bir zaman öğretilmeyen cinsel hayata dair kapılarını ilk gece aralandığında; büyük bir panik ve karmaşa yaşayarak yıllardır korudukları iyi kız ruhlarını, namuslarını, bekaretlerini kaybetmemek için mücadele ederler ve kendilerini, eşlerini ve sevenlerini üzerek acılı bir hayata başlarlar. Oysaki kadının cinsellikle ilgili doğru bilgilere sahip olması; hem kendi sağlığı açısından hem de gelecekte çocuklarını doğru yetiştirebilmesi açısından oldukça önemlidir.
Vajinismus nedir?
Vajinismus, fiziksel bir engel olmamasına rağmen korku, kaygı ve endişenin neden olduğu bir cinsel işlev bozukluğudur. Temelinde psikolojik nedenler vardır. Kızlarımız cinselliğin kadınlar için zarar verici, kötü, pis ve aşağılayıcı olduğunu, kızlık zarının ise çok değerli olduğu ve korunması gerektiğini, cinsellikten yalnızca erkeklerin faydalandığı, kadınların bundan kaçması gerektiği düşüncesi ile yetiştirilmekte. Bu düşünce ile büyüyen kızlarımız cinsellikle karşı karşıya kaldığında bilinçaltına yerleşmiş bu yanlış fikirleri istemeyerek de olsa hatırlayıp, ilişkiye girmekten rahatsızlık duymakta ve kasılmakta. Kadınların kendi cinselliğini doğru öğrenmesi gerekiyor. Tanrı kadına ve erkeğe cinselliği bir armağan olarak keyifle üresinler diye vermiştir.
Vajinismusun tedavisi var mıdır?
Vajinismus kadın ve erkeğin ortak sorunudur. Çünkü gerçek bir cinsellik gerçekleşemeyecek ve sorunlar ortaya çıkacaktır. Bu nedenle vajinismus olan kişinin kesinlikle bir cinsel terapistten yardım alması gerekiyor. Bu zorlu bir süreçtir. Kadın, terapinin başlarında kadınlığının eksik olduğu düşüncesi içerisinde eşine karşı suçluluk hissedebilir. Başlangıçta daha ılımlı, daha anlayışlı tavırlar içerisinde olan erkek, zaman geçtikçe eşine karşı öfke, istenmeme ve reddedilme duygusu yaşayabilmekte. Bu düşünceler içerisine hapsolan erkekte ereksiyon güçlüğü, cinsel isteksizlik bazen de eşinin bekaretinden şüphe duyma gibi düşüncelerin etkisiyle bir çok çift bir süre sonra cinsel birleşmeyi denemekten vazgeçebilir. Bu nedenle eşlerin birlikte hareket edip, çözüm odaklı çaba göstermeleri önemlidir. Bu bağlamda eğer kadın, erkek ve doktor ortak bir çalışma yürütürse de başarı %100’dür. Sürecin başlangıcında kadın sıkıntılı ve endişeli olabilir.Bu süreçte erkek tolerans gösterip eşini serbest bırakmalıdır. Onu her koşulda sevdiğini ve vazgeçmemesi gerektiğini söyleyerek destek vermelidir. Tedavinin başarılı sonuçlanması için eşin yaklaşımı, tutumu çok önemlidir. Bu çiftin ilişkisi açısından çok önemlidir. Çünkü tekrarlanan denemeler ve her seferinde yaşanan hayal kırıklıkları çiftin cinsellikten uzaklaşarak kavga etmelerine yol açar. Bu noktada süreci uzatmadan tedaviye başlamak önemlidir. Çünkü bir süre sonra evlilik sıkıntıya düşmeye başlayacaktır. Unutmamak gerekir ki cinsellik evliliğin sigortasıdır.
Tedavi süreci nasıl belirlenmekte ?
Hasta; bedensel ve psikolojik olarak değerlendirildikten sonra tedavi planı yapılabilmektedir. Tedavide genç, cinsel bilgi eksikliği çok belirgin kadınlarda “ilk gece korkusu” göz önünde tutularak tedavi uygulanabilmekte. Bu sebepten kaynaklı olanlarda tedavi; cinsel bilgi verilerek 1-2 oturumla, İleri derecede olanları ise 4-5 oturumla çözülebilmektedir.
Vajinismusun tedavisinde vajina ve kızlık zarı anomalileri yoksa hiçbir cerrahi müdahale uygulamak gerekmez. Buradaki en önemli şey vajinismusu olan kadına iyi bir rehber olmak, her şeyi açıkça anlatmaktır. En önemlisi de kadının iyileşmeyi istemesidir. Hasta bunları yapmayı başardığı takdirde, doğru tedaviyle vajinismus %100 tedavi edilebilir bir problemdir.
Jin. Op. Dr. Erol BAYRAKTAR